Taksim İlkyardım’da taşeron İŞKUR ortaklığına sessiz kalmadık

Taksim İlkyardım’da taşeron İŞKUR ortaklığına sessiz kalmadık
07 Şubat 2013

 

Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde taşeron şirket İŞKUR ortaklığında gerçekleşen girdi çıktı oyununu protesto ettik. İŞKUR’dan gelen mektuplarımızla birlikte eylemdeydik.

İstanbul Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bizlerin haberi olmadan işten önce çıkmışız gibi gösterip ardından da İŞKUR’a usulsüz başvurular yapıp sonrasında da bizi yeniden işe almış gibi gösteren taşeronu protesto ettik. Taşeron şirketlerin ayak oyunlarına alet olan çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kurumlarına bir kez daha seslendik: “Taşeron düzeninin hukuksuzluğuna ortak olmayın”

 

6 Şubat günü hastane bahçesinde gerçekleştirdiğimiz eyleme üyelerimiz yemek boykotu gerçekleştirerek katıldı. Eylemimize SES üyeleri de destek verdi. Eylemde işyeri temsilcimiz tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasının yanı sıra Devrimci Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından İŞKUR tarafından gönderilen mektuplar kaldırılarak hastane yönetimi, taşeron şirket ve tüm yetkililere bu hukuksuzluğa teslim olunmayacağı mesajı verildi.

Dev Sağlık-İş İşyeri Temsilcisi Nuray Gökçe tarafından okunan açıklamanın tam metni şöyle

Taşeron Çalıştırmanın Akıl Dışı ve Hukuksuzluğunda Son Perde!

Halen çalıştığımız hastanemizde İŞKUR aracılığıyla yeniden işe başlatılmak isteniyoruz!

TAŞERON ÇALIŞTIRMANIN OYUNLARINA SGK’DAN SONRA İŞKUR DA ALET EDİLİYOR!

Yıllardır Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi’nde sağlık işçisi olarak çalışıyoruz.  Yasaların biz emekçilere tanıdığı haklar taşeron düzeni sayesinde bizim için kullanılamaz hale getiriliyor.
Taşeron şirketlerin bizleri sendikasızlaştırmak için farklı işkollarında çalıştığımızı beyan ederek örgütlenme hakkımızı elimizden almak istiyor. Taşeron şirketler, bizlerin SGK kaydını sağlık işkolu yerine inşaat, nakliye, turizm, gıda, genel hizmetler gibi kendi istediği farklı alanlarda gösterebiliyor. Yani yıllardır hastanelerde hasta bakıcı, laborant, hemşire, radyoloji teknisyeni, pansuman görevlisi, tıbbi sekreter vb. olarak çalışan bizleri, inşaat işçisi, nakliye işçisi, turizm işçisi olarak gösteriyor. İşkolu değişikliği gerekçesiyle sendika üyeliklerinin düşmesine yol açıyor. Bu uygulamayı süreklileştirerek bizlerin sendikaya üye olmasını imkansız hale getiriyor.
Taşeron şirketlerin SGK’yla yaptığı işbirliği yetmezmiş gibi şimdi yeni ayak oyunları devreye girdi. Özlük haklarımızı gasp etmek için bizleri işten çıkıp tekrar işe girmiş gibi gösteren taşeron şirketin oyununa İŞKUR da ortak oldu.
Bizler adına kişisel bilgilerimiz kullanılarak yapılan usulsüz başvurularla, yıllardır çalıştığımız hastanemizden önce ayrılmış gösterilip şimdi de İŞKUR aracılığıyla her birimize gönderilen  davet mektuplarıyla farklı işyerlerinde ve hastanemizde yeniden işe başlatılmış gösterilmek isteniyoruz!..
İŞKUR’un veri sisteminde bizler yani Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan tüm sağlık işçileri haberleri olmadan 28 Aralık 2012 tarihinde işten çıkarılmış gibi gösterilmiş. Aynı gün Marmara adlı şirket 201 veri giriş elemanına ihtiyacı olduğunu İŞKUR’a bildirmiş. İşten çıkarılmış görünen bizler 1 Ocak 2013 tarihinde Elif Medikal ve Marmara adlı taşeron şirketlere yönlendirilmiş görünüyoruz. İŞKUR’un veri sistemine göre 28 Aralık 1 Ocak arasındaki sürede bizlere davet mektupları gönderilmiş ve iş görüşmeleri yapmışız gibi görünüyoruz. Görüşmeler sonucunda yıllardır çalıştığımız ve söz konusu tarihlerde dahi hizmet ürettiğimiz işyerlerimizde işe başlatılmış görünüyoruz.
Kural dışı ve hatta akıldışı çalıştırmaya meydan veren taşeron düzenine, hukuki boşluklar yaratılarak “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” oyununa çevrilen çalışma yaşamımızın son örneği olarak Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi’nde yaşanan hukuksuzluklara sessiz kalmayacağız.

Taşeron şirketlerin ayak oyunları ile geleceğimizin, iş güvencemizin ve hakkımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Öte yandan önce SGK şimdi İŞKUR’un taşeron şirketlerin dizginsiz sömürü düzenine göz yummasının bir tesadüf ya da hukuki boşluk olduğuna inanmıyoruz. Taşeron şirketlerin bu rahatlığının taşeron çalıştırmayı bir hükümet politikası olarak benimseyen AKP hükümetine güvenerek sergilediği açıktır. Taşeron işçinin kıdem hakkının, yıllık izin hakkının gasp edilmesine göz yummayacağını söyleyerek “Taşerona müjde” veren Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na bağlı iki kurumun art arda taşeron şirketlerle işbirliği içinde olması her şeyin kanıtıdır. Ufukta görünen taşeron düzenlemesinin kimlere müjdeli haberler getireceğini bizler İŞKUR ve SGK’nın tavrından anlıyoruz. Ülkeyi taşeron cumhuriyetine çevirmek isteyenler ile bunun için ellerini ovuşturarak bekleyen sermayedarlara buradan sesleniyoruz: Biz insanca ve onurlu çalışma hakkımızı örgütlü mücadelemizle kazandık, Sizlere bırakmaya niyetimiz yok. Mücadelemiz ile taşeron düzeninizi nasıl işlemez hale getirdiysek şimdi de ayak oyunlarınızı boşa çıkaracak, yaptığınız her hukuksuzluğa yanıt vermesini bileceğiz.

Mobil sex Mobil porno Porno izle film izleBeylikdüzü EscortBeylikdüzü Escort

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir