Yıllardır 24 saat kesintisiz olarak sağlık hizmeti verdiğimiz Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi’nde 4 günlük ihalelerle çalıştırılarak haklarımız ortadan kaldırılıyor!
Yıllardır çalıştığımız hastanemizde işten çıkartılıp İŞKUR aracılığıyla yeniden işe başlatılmış gösterilmemizden sonra, şimdi de 4 günlük ihalelerle çalıştırılmamız sağlıkta taşeron çalıştırmanın akıldışılığını ve rezaletini ortaya koyuyor!
Yıllardır Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi’nde sağlık işçisi olarak çalışıyoruz. Yasaların biz emekçilere tanıdığı haklar taşeron düzeni sayesinde bizim için kullanılamaz hale getiriliyor.
Taşeron şirketlerin bizleri tamamen yasadışı bir şekilde farklı işkollarında çalışıyor göstererek sendika hakkımızı engellemesi ve yıllardır çalıştığımız hastanemizde çalışmakta iken işten çıkartılıp İŞKUR aracılığıyla yeniden işe başlatılmış gösterilmemiz yetmezmiş gibi şimdi de 4 günlük ihaleyle çalıştırılıyoruz. Özlük haklarımızı gasp etmek için bizleri işten çıkartıp tekrar işe girmiş gibi gösteren 3-5 günlük ihalelerle çalıştıran taşeron şirketler ve Sağlık Bakanlığı’nın bu icraatları biz taşeron sağlık işçileri ile en hafif deyimiyle dalga geçmektir.
Kural dışı ve hatta akıldışı çalıştırmaya meydan veren taşeron düzenine, hukuki boşluklar yaratılarak “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” oyununa çevrilen çalışma yaşamımızın son örneği olarak Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi’nde yaşanan hukuksuzluklara sessiz kalmıyoruz. Taşeron şirketlerin ayak oyunları ile geleceğimizin, iş güvencemizin ve hakkımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz.
Öte yandan önce SGK ve İŞKUR şimdi de 4 günlük ihalelerle bizleri çalıştıran taşeron şirketlerin dizginsiz sömürü düzenine göz yummasının bir tesadüf ya da hukuki boşluk olduğuna inanmıyoruz. Taşeron şirketlerin bu rahatlığının taşeron çalıştırmayı bir politika olarak benimseyen AKP hükümetine güvenerek sergilediği açıktır. Taşeron işçinin kıdem hakkının, yıllık izin hakkının gasp edilmesine göz yummayacağını söyleyerek “Taşerona müjde” veren Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na bağlı iki kurumun art arda taşeron şirketlerle işbirliği içinde olması her şeyin kanıtıdır. Ufukta görünen taşeron düzenlemesinin kimlere müjdeli haberler getireceğini bizler yaşadığımız bu rezaletten anlıyoruz.
Ülkeyi taşeron cumhuriyetine çevirmek isteyenler ile bunun için ellerini ovuşturarak bekleyen sermayedarlara buradan sesleniyoruz: Biz insanca ve onurlu çalışma hakkımızı örgütlü mücadelemizle kazandık, Sizlere bırakmaya niyetimiz yok.
Mücadelemiz ile taşeron düzeninizi nasıl işlemez hale getirdiysek şimdi de ayak oyunlarınızı boşa çıkaracak, yaptığınız her hukuksuzluğa yanıt vermesini bileceğiz.
Bugün de burada, hastanemizde yaşanan bu hukuksuzluğa, bu taşeron rezaletine karşı isyan ediyoruz!
Bizler insanız, sağlık çalışanıyız, emekçiyiz. 3-5 günlük ihalelerle bizi alınıp satılan bir meta olarak gören bu taşeron sistemine isyan ediyoruz!
Emeğimizi bu hastanelerin bir harcama kalemi, maliyet unsuru olarak görenlere isyan ediyoruz!
Ve söz veriyoruz, bugün artık hiç kimsenin savunamadığı taşeron çalıştırmayı bu topraklardan sileceğiz!
Emeği, kimliği ve geleceği yok sayılan taşeron sağlık işçileri olarak biliyoruz ki, bu kavga yalnızca Taksim Hastanesi çalışanlarının değil, taşeron belası altında çalışmaya mahkum edilmiş yüz binlerce taşeron işçisinin geleceğinin kavgasıdır…
01.04.2013
SUSMA HAYKIR TAŞERONA BAŞKALDIR!
TAŞERONUZ İŞÇİYİZ ÖRGÜTLÜYÜZ GÜÇLÜYÜZ!
HAK VERİLMEZ , ZAFER SOKAKTA KAZANILIR!
DİSK / DEVRİMCİ SAĞLIK-İŞ