Bizler Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi’nin emekçileri olarak bugün burada insanca çalışma koşulları ve daha nitelikli sağlık hizmeti sunabilmemizi engelleyen koşulları sizlerle paylaşmak, taşeron sağlık emekçilerinin bu hastanede yaşadıkları sıkıntıları bir kez de kamuoyuna duyurmak için bir aradayız.
Sizlerin de bildiği gibi taşeron düzeni artık çalışma hayatının kanayan bir yarası olarak kabul ediliyor. Bizlerin parçası olduğu sağlık hizmetleri ise sağlıkta piyasalaştırılma süreci ile birlikte taşeron sorunun katmerlenerek yaşandığı bir alana dönüştü.
Az sayıda emekçi ile çok sayıda iş yaptırarak hastaneyi kâra geçirmek isteyen bu anlayış hem biz sağlık emekçileri için çalışma koşullarımızın ağırlaşması hem hasta yakınları için daha niteliksiz sağlık hizmeti anlamına gelmektedir. Yaşadığımız sorunları aktardığımız hastane yönetimi sorunun çözümü konusunda gerekli adımları hala atmadı. Biz çalışma koşullarımızın biran önce düzelmesini talep ediyoruz. İnsanca yaşanacak bir ücret talebi başta olmak üzere çalışma koşullarımıza dair tüm taleplerimizi yalnızca hastane yönetimimize iletmedik. Sendikamız çatısı altında Beyoğlu Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği’ne bağlı diğer hastanelerde çalışan arkadaşlarımızla birlikte Birlik yönetimi ile bir dizi görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmelerde biz taşeron işçilerin taleplerini ve yaşadıkları sıkıntıları ortaya koyarak bir yanıt bekledik. Beyoğlu Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği görüşmelerde bizlerin taleplerine kulak vermekle beraber bu taleplerini hiçbirini karşılama noktasında adım atmamış, aksine mevcut haklarımızı geriletecek yeni uygulamaları gündeme getirmiştir.
Burada bir kez daha taleplerimizi yineleyerek Genel Sekreterliğimize sesimizi duyması ve bizlerin insanca koşullarda yaşaması için adım atması çağrısında bulunuyoruz. Bu görüşmelerde dile getirdiğimiz talepleri bir kez de sizlerle paylaşıyoruz:
Birlik Genel Sekreteriyle yaptığımız görüşmede ücretlerimize dair sorunlarımızı ilettik. Eşit işe eşit ücret talebiyle başlattığımız bu görüşme neticesiz kalmıştır. Bizler temizlikten veri giriş elemanlarına teknik servisten güvenlik elemanlarına kadar “Güvenceli iş insanca yaşam için” emeğimizin alınterimizin karşılığını istiyoruz.
Hastanelerde farklı uygulamalarla karşımıza çıkan yol ücretlerinin İstanbul’da geçerli olan, bir aylık ‘mavi kart’ bedeli olacak şekilde standart hale getirilmesi ve maaşa yansıltılması (şu an mavi kart bedeli 155 TL) gerektiğini dile getirdik fakat birlik yönetimi bu konuda şimdikinden de geri noktada bir uygulamaya hazırlanmaktadır.
Döner sermayenin arttırılmasında diğer çalışanlar kadar emeği geçen; alt işveren aracılığıyla çalıştırılan işçilere yılda iki (2) defa (kurban ve ramazan bayramı) olmak üzere birer maaş ikramiyenin ödenmesi ya da mutfak masrafı olarak yardımın yapılmasını talep ettik. Ancak kendilerine her türlü olanakları sağlayan yönetimler konu asgari ücretli çalışanlar olduğunda topu hep sağlık bakanlığının genelgelerine atmakta ve bu noktada olumsuz yanıt vermektedir.
Hastanelerde çalışan personelin sayısı hastanelerde verilen hizmetin nitelikli olması için yeterli değildir. Bu durum hem hastalara temiz ve sağlıklı hizmet verilmesini hem de sağlık çalışanlarının iş yükünü ağırlaştırmaktadır. Bunun önüne geçilmesi için personel sayısının arttırılmasını talep ettik. Kamu birliği sayının yetersiz olduğunu ve bunun 3 katına çıkması gerektiğini söylediği halde bu konuda gerekli adımlar henüz atmamıştır.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenebilmesi için gerekli tedbirlerin alınması, katlarda güvenlik elemanı bulundurulması ve çalışma alanının ona göre düzenlenmesi gerektiğini talep ettik ve bunun bir önce yapılması gerektiğini buradan yine tekrarlıyoruz.
Hastanelerde çalışanlar olarak doktor hemşire temizlik sekreter teknik servis üzerinde uygulanan ve baskıya aşağılamaya tehdite kadar giden mobbing uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesini ve iletişimin saygı içinde olması konusundaki taleplerimizi de buradan tüm birliklere ve yönetime iletiyoruz.
Bizler nakliyat turizm inşaat işçisi değil sağlık çalışanlarıyız. Dolayısıyla iş kollarının SGK ya doğru bildirilmesini bunun önündeki oyunların engellerin kaldırılmasını iş kolumuzun sağlık çalışanı olarak gösterilmesini istiyoruz.
Hastanelerde daha verimli daha huzurlu iş ortamının sağlanması için alınacak kararlarda bizlerde söz sahibi olmak istiyor ve bunun için komisyon kurulmasını talep ediyoruz.
Hastanelerde bu tür sorunların ortadan kalkması daha huzurlu ve daha verimli çalışılması için hastalarımıza daha nitelikli sağlık hizmeti verebilmek için gerekenlerin bir an önce yapılmasını talep ediyoruz.
Özetle; yukarıda belirtilen hususlarda yasalara uygun bir çalışma ortamının oluşturulması, çalışma barışının ve huzurunun sağlanması için gerekli çalışmaların bir an önce başlaması gerekmektedir. Bizler anlımızın teriyle çalışıyoruz kimseden sadaka istemiyoruz. Hakkımız olanın bize verilmesini buradan tüm kamuoyuna duyuruyoruz.