PEDOFİLİ, TECAVÜZ, CİNSEL İSTİSMAR SUÇTUR! SUÇUN FAİLİNE MAĞDUR DİYEMEZ, ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARINI NORMALLEŞTİREMEZSİNİZ! ÇOCUKLARIMIZDAN ELİNİZİ ÇEKİN!
Dünya Sağlık Örgütü çocuk istismarını şu şekilde tanımlar: “Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek uygulanan tüm davranışlar çocuğa kötü muameledir.” Çocuğun cinsel istismarı ise tüm istismar tipleri arasında toplum tarafından tabu olarak kabul edildiği için tespiti en zor, bununla birlikte çocuğun ruh sağlığı üzerinde çok ağır etkilere yol açan istismar tipidir. 2 Eylül 1990 tarihinde kabul edilen Çocuk Hakları Sözleşmesi “18 yaşın altındaki HER BİREYİ ÇOCUK” olarak kabul eder.
Çocuğun istismarı ile ilgili Türkiye’nin de uymak zorunda olduğu bu uluslararası evrensel kriterlere rağmen AKP hükümeti; iktidara geldiği tarihten itibaren uyguladığı eğitim politikalarıyla, desteklediği istismarcı vakıflar ve imam hatip liseleriyle, kadını ve çocuğu kamusal alandan, toplumdan uzaklaştıran, değersizleştiren ve eve hapseden cinsiyetçi, ayrımcı zihniyetiyle, cinsel şiddeti, çocuğun cinsel istismarını, pedofiliyi dini referanslar kullanarak normalleştirme çabalarıyla, çocuk istismarı ve çocuk hakları konusunda yılmadan çalışan sivil toplum kuruluşlarının kapılarına mühür vuran KHK’lar ile insan haklarına, çocuk haklarına aykırı davranmakta, dehşet verici toplumsal sonuçları kendi elleriyle hazırlamakta ve SUÇ işlemektedir.
Adalet Bakanlığı’nın resmi verilerine göre 2014 yılında Adli Tıp Kurumu’na her ay gelen çocuk istismarı başvuru sayısı 650. Açılan toplam dava sayısı 40.266, mahkumiyet kararı ise 13.968! TÜİK verilerine göre Türkiye’deki tüm evlenmeler içindeki çocuk yaşta evlendirilen kız çocukları oranının %28-%35 olduğu ve mutlak sayısının 181.036 olduğu belirtilmekte. Ortalama 50.000 çocuk ticari cinsel sömürü mağduru.
Tüm bu karanlık tabloda çocuğun korunması adına acilen yasal düzenlemelerin değiştirilmesi gerekirken AKP Hükümeti dehşet verici, mide bulandırıcı bir önergeyi Meclisten geçirmenin telaşına düştü. Söz konusu önerge şunu öneriyor; “Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın işlenen cinsel istismar suçunda, mağdur ile failin evlenmesi durumunda, fail hakkında hükmün açıklanması geri bırakılır veya cezanın infazı ertelenir. Bu durumda suça azmettiren veya işlenişine yardım edenler hakkında da kamu davası düşer veya infaz ortadan kaldırılır. Zaman aşımı süresi içinde failin kusuru nedeniyle evliliğin sona ermesi halinde fail hakkında hüküm açıklanır veya cezanın infazına devam olunur”. Söz konusu önerge bu haliyle meclisten geçtiği takdirde istismar, devletin onayıyla evlilik yoluyla devam edecek!..
Bu ülkede kız ve erkek çocuklar eğitim almak için gönderildikleri okullarda, derneklerde, en güvenli alanları olması gereken evlerinde tacize, tecavüze uğruyor. Ensest vakalarında failin %57’si öz baba, %13’ü yakın akrabalar, %26’sı ikinci dereceden akrabalar.
Bu önerge yalnızca tecavüzcüyü korumakta, bunu yaparken toplumsal gelenekleri, dini referansları, hukuksal çerçeveyi çocuğun cinsel istismarını meşrulaştırmak için kullanmaktadır. Adalet bakanı Bekir BOZDAĞ’ın yaptığı açıklamada “küçüğün rızası” kavramını kullanması ve çocuk yaştaki evlilikleri normalleştirme çabası kan donduracak niteliktedir.
AKP hükümeti çocuk istismarına karşı nitelikli bir koruyucu, önleyici çalışma yürütmemekte, bu alanda yapılan çocuk odaklı çalışmaları engellemekte, tecavüzü, istismarı yasallaştırarak normalize etmeye çalışmaktadır. Çocuk çocuktur! Hiçbir şey çocuğun istismarında hafifletici, meşrulaştırıcı bir gerekçe olamaz. Çocuğun rızasını gerekçe göstererek suçun niteliğini değiştiremezsiniz! İstismar ve tecavüz suçtur!!!
Bizler siyasi iktidarın cinsel şiddeti, çocuk istismarını meşrulaştıran, cinsiyetçi, ayrımcı, insan hakları düşmanı politikalarına asla boyun eğmeyeceğiz ve mücadele etmeye devam edeceğiz!!
Bir kez daha haykırıyoruz;
Çocuğun yeri oyuncağına sarılarak uyuyacağı yatağıdır! Çocuğun yeri parklardır, okullardır! Nikah dairesi değil!
Çocuk istismarı suçtur! Bu suçun hiçbir “ama”sı olamaz!
Çocuk haklarını ihlal eden politikalarınızla mücadele etmeye devam edeceğiz.