GEÇEN cumartesi günü DİSK Genel Merkezi’nde “Gezi Direnişi, İşçi Sınıfı ve Sendikalar” konulu bir forum-tartışma toplantısı yapıldı. DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu’nun da hazır bulunduğu toplantıya 25 dolayında bilim insanı ve sendika uzmanı katıldı.
Toplantının başlangıcında DİSK-AR Müdürü Serkan Öngel, konuya ilişkin bir çerçeve sunuş yaptı. Serkan Öngel, Gezi direnişine ağırlıklı olarak beyaz yakalı çalışanlar ve öğrencilerin katıldığını belirterek, “Kuşkusuz bu direniş, başlangıç olarak bir sınıf hareketi değildi, ancak proleterleşen ve gelecek kaygısı olan güvencesiz bir kesimin ağırlığını taşıyordu.
Öte yandan emek-sermaye çelişkisi sadece iş yerlerinde değil aynı zamanda kentsel alandaki sorunlardan da ortaya çıkıyor” diye konuştu. Toplantıda ağırlıklı olarak ortaya konan görüşler ve sendikal hareketin geleceği ile ilgili öneriler özetle şöyle: )
Bu kadar yaygın bir direnişin net bir sınıfsal tabanı olmayabilir, bir anlamda kentli sınıfların kent isyanı şeklinde değerlendirilebilir.
Direniş, esas itibariyle üç boyutluydu: Kent hakkı, dinsel muhafazakarlığa karşı bir tavır ve polis devleti anlayışına tepki. Hepsinin ortak ekseni, AKP rejimine karşı oluşuydu.
Gezi eylemleri, işyerindeki sermaye ile olan çelişkisinden değil AKP politikalarına karşı bireysel özgürlüğüne saygı görme isteğinden de doğdu.
Kadına yönelik baskılar da önemli bir tepki nedeniydi.
Bu hareket sadece bir “orta sınıf” hareketi olarak kalırsa sönümlenebilir, onun için sınıfsal bir karaktere oturtulmalı ve uzun vadeli bir politik hedefi olmalı.
İşçi sınıfının talepleriyle Gezi eylemlerinin sınıfsal karakteri örtüşmeli.
Bu sorunlar sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada geçerli. “Wall Street’i işgal et” eylemi de böyle başladı. İspanya’da, Yunanistan’da aynı faktörler etkili oldu. Aslında neoliberal sistem çöküntü içinde, sermaye artık uzlaşacak durumda değil.
Emeğin disiplin altına alınması isteniyor. Ekonomik kriz daha da derinleşecek ve sermayenin saldırısı da artacak. Buna göre mücadele tarzı belirlenmeli.
Parklarda yapılan forumlardan grev yerlerini ziyaret etme önerileri ortaya çıkmalı. (Bu arada Abbasağa Parkı forumu, Darphane grevini ziyaret etme kararı almış ancak sendika bu öneriye pek sıcak bakmamış).
Sendikacılar, park forumlarında çalışma yaşamının sorunlarını da anlatmalı.
İşçi sınıfının yeni profiline uygun bir sendikal model ortaya konmalı, beyaz yakalınan (mühendislerin, mimarların, avukatların vb.) nasıl bir sendikal yapıda örgütlenebileceği üzerinde durulmalı.
Sendikalar, üyesine güven verecek biçimde yeniden yapılanmalı, mevcut toplu sözleşme anlayışını aşan bir perspektifi olmalı.
Bölgelerde, mahallelerde işçi (sendika) evleri oluşturulmalı.
Üretimden gelen güç ve genel grev konusu üzerinde yeniden durulmalı.
Sendikalarda esnek ve çoğulcu bir yapının oluşması sağlanmalı ve sendika içi demokrasiye ağırlık verilmeli.
DİSK Genel Sekreteri Çerkezoğlu, toplantının sonunda yaptığı konuşmada Gezi direnişinin sendikal hareketi de yenileyeceğine vurgu yaptı.Beylikdüzü EscortBeylikdüzü Escort