DİSK Genel Sekreteri ve Dev Sağlık-İş sendikamızın Genel Başkanı Dr. Arzu Çerkezoğlu’nun, “Kadın işçi almayın talimatı başladı” haberlerine ilişkin açıklaması:
Her fırsatta kadınların 3-5 çocuk doğurmasını isteyen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın “çalışan kadına çocuk teşviki” paketi hazırlığı içerisinde olduğu, bir süredir çeşitli haberlerle gündeme getirilmektedir.
Doğum yapan kadınlara uygulanan 16 haftalık analık izninin 20-24 haftaya çıkarılması, yarım gün çalışarak “tam gün” çalışmış gibi prim yatırılması, iş yerlerinde kreş açılması, doğum yapan kadına işe dönüş garantisi gibi teşvik maddeleri kamuoyunda tartışılırken işveren cephesinden konuya dair bir açıklama bugün basında yer almıştır.
Basında “Kadın işçi almayın talimatı başladı” başlığıyla sunulan haberde, Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, patronların istihdam maliyetlerinin artması endişesiyle kadın işçi çalıştırmaktan vazgeçme eğilimi içerisinde olduklarını aktarmıştır.
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki kadınların işsiz kalacağı “tespiti”, geleceğe dair bir tehdit değil, bugün mevcut yasa geçerliyken de kadınlar tarafından yaşanan bir gerçekliktir. Mevcut teşviklerle bile birçok işyerinde kadınların hamile kalınca işten çıkarıldığı, işten çıkarılma korkusuyla hamileliklerini gizledikleri, dönüşümlü hamileliğe zorlandıkları hükümetçe de patronlarca da gayet iyi bilinmektedir.
Patronlar istihdam maliyetleri gerekçesiyle bugün de işten çıkarttıkları kadın işçileri, ucuz işgücü deposu olarak görmektedir. Birçok kadın, güvencesiz, sendikasız, esnek ve aynı işi yaptığı erkek işçilerden daha düşük ücretlerle çalışmaya zorlanmaktadır. Patronlar için kadın demek, “düşük istihdam maliyeti” demektir. Bu nedenle hükümet “kadınlar 3-5 çocuk doğursun” diye teşvik hazırlarken, patronlar “Teşvik gelirse kadın işçi çalıştırmayız”demektedir.
Hükümetin kadınlarından “3-5 çocuk” doğurmasını istemesinin nedeni de asıl olarak ucuz emek arzının sürekliliğini sağlamaktır. Ancak patronlar 20 yıl sonra karşılığını alacakları “ucuz emek deposu” için bugünkü ucuz emekten, yani kadın emeğinden olmak istememektedir. Bu nedenle patronlarla hükümet bu konuda çelişiyor görünmektedir.
Ancak bunların hepsi iki tarafın üzerinde uzlaşacağı bir düzenleme öncesi tiyatro oyunundan başka bir şey değildir. Patronlar ve hükümet kadınları evden, esnek ve güvencesiz çalıştırabilecekleri bir formül üzerinde çalışmaktadır.
“3-5 çocuk doğur, ucuz emekçi yetiştir, onlara bakarken aynı zamanda esnek olarak ucuz emek gücünü sat” şeklinde özetlenebilecek bu uzlaşmanın en önemli ayağı önümüzdeki günlerde gündeme gelecek “Özel İstihdam Büroları”dır. Yasanın kadınların evden, esnek çalıştırılması amacıyla çıkarıldığı bizzat Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik tarafında da dile getirilmiştir. 26-27 Eylül tarihindeki Çalışma Meclisi toplantısının üç ana gündeminden biri de “Özel İstihdam Büroları” olarak belirlenmiştir.
Açıktır ki kadın emeğinin daha da ucuzlatılması, kadınların esnek, güvencesiz çalıştırılması için kurgulanan bir süreç adım adım işletilmektedir. Kadın işçilerin, emekçilerin sokaktaki mücadelesi bu oyunu bozacaktır! Beylikdüzü EscortBeylikdüzü Escort